Cuma, Ocak 23, 2009

"Serbest şehit ekonomisi..."


Türk toplumunun milliyetçiliği, muhafazakarlığı, şanlı geçmişiyle övünmesi...peh...hikaye anlatmayın bana.
Yurt savunması, Çanakkale savaşı desem? Orada yaşamlarını kaybeden binlerce Anadolu gencinin mezarları desem? 'Şehit' demiyorum, çünkü utanıyorum. Neden? Üzerinde gezdirilen iş makinaları ve kepçelerle mezarlarının altüst edilmelerinden, saygısızlık yapılmasından...
NTV Tarih dergisi Ocak ayında ilk sayısını çıkardı. Dergi çok güzel. Tarih ve mekan ilişkisi çok güzel kurulmuş. Propogandist ya da sıkıcı tarih dergilerinden değil.
Derginin yayın yönetmeni Gürsel Göncü, Çanakkale'deki muharebe alanlarına yapılan saygısızlığı (İngilizler, Avustralyalılar ya da Yeni Zelendalılar değil, biz Türkler yapıyoruz) çok güzel anlatıyor.

"...son beş yılda, ANZAC Koyu'nun fiilen ortdan kaldırılması, ilk hat Türk siperleri üzerine otopark inşa edilmesi, muharebe alanlarından geçen yolların genişletilip asfaltlanması (daha çok otobüs, daha çok insan, daha çok para...) restorasyon adı altında orijinal muharebe anı ve izlerinin silinmesi (Ertuğrul Tabya), yanlış ve eksik levhalandırma, dev bayrak dikimleri, yıldönümlerinde gülünç tarihi canlandırmalar, trilyonlara mal olan ve kısa sürede foslayan projeler (rüzgarda mahvolan 'her şehide bir gül'ler, parçaları insanların kafasına düşen Şehitler Abidesi'nin tavanına 'mozaik bayrak', duvarda boyası dökülen şehit isimleri) yapma, Kilya Köyü girişinde fiilen yemekhane-ticarethaneye dönüştürülen tanıtım merkezi açma gibi işlere imza attılar."
Çanakkale muharebe alanları ile ilgili çalışmaları ve rehber kitabı bulunan Gürsel Göncü, "bir anma alanından çıkarılıp, 'serbest şehit ekonomisi alanına' ve müteahhit cennetine çevrilen tarihi muharebe alanları, bu yıl da yeni ilan edilen 'tesislerde' tarihi nutukları atacak devlet büyüklerini ağırlayacak." diyerek bitirmiş haberini...


Hiç yorum yok: