Cumartesi, Ocak 24, 2009

Genelevdeki bakire...

Türkiye'de özel sektörün uğraştığı işler, daha doğrusu kamuoyuna çıktıklarında söyledikleri sözler, Türkiye'nin OECD ülkeleri içinde PISA testi sıralamasıyla uyumludur.
Malum PISA testi: Okuma, matematik bilgisi ve becerisini, kişinin bilime yaklaşımını ölçen bir test. Türkiye ise bu sıralamada sondan ikincidir. Bunun anlamı: Zırcahiliz!
PISA ile ilgili detaylı ekonomi köşe yazılarına buradan ya da şuradan ulaşabilirsiniz
Konumuza dönelim...
Meşhur 'sicil affı' yasalaştı. Bakın sanayiciler bu girişimi nasıl karşılamışlar: şuradan okuyabilirsiniz.
Meseleye dönelim.
Aklı başında ve bu işlere vakıf biri, sicil affının içi fos ve 'dostlar alışverişte görsün' yasası olduğunu bilir.
1. Krediyi kullandık. Ama faiz ve anapara ödemelerini yapmadık. Geciktirdik. Bizim borcumuzu ödememe halimiz, krediyi kullandığımız banka tarafından Merkez Bankası'ndaki Risk Merkezi’ne bildiriliyor.
2. Merkez Bankası, bizim durumumuzda olan kişi ya da kurumlara ait bilgileri diğer bankalara bildiriyor.
3. Kullandığımız kredinin ödemelerini yapmayan bizim gibi kişiler, daha sonra kredi borçlarını tamamen ödeseler bile, bankalar bu kayıtları 3 yıl tutmaya devam ediyor. Ancak, borcun ödendiği bilgisi de yine diğer bankalara ulaşıyor.
4. Merkez Bankası’nın fonksyonu, bilgi trafiğini yönetmek. Yani toplama ve dağıtma merkezi olmak.
5. Gelen ve giden tüm bilgiler, bankalardan bankalara olduğundan, bilgilerin nihai olarak tutulduğu yer, tek tek her bankanın kredi risk birimleridir.
6. Merkez Bankası kendi elindeki ‘kötü sicil’ bilgilerinin tamamını silse bile, bu bilgiler bankalarda duruyor olacak.
7. Yasa çıktı: Merkez bankası bu kayıtları silecek.
8. Ama bankalara kimse birşey diyemez.
9. Bankalar, hiçbir kredisini batırmak için kredi tahsisi yapmaz. Bu 'sabıka' bilgilerini tutacaklardır.
10. Bankaya başvuran ama eskiden 'sabıkası' olan birine, sadece şu söylenecektir; "krediniz onaylanmadı"!
11. Dolaysıyla bu yasa işe yaramaz. Meclis'in mesaisi boşa harcanmış, safiyane vatandaş kandırılmaktadır.
12. Bu yasa iyidir, işe yarar demek de Hükümete hoş görünme çabasından (Bakan Çağlayan'a) başka birşey değildir.

Sonradan ilave not: Bu yasanın savunucusu Bakan Çağlayan'ın sözlerini okumanızı tavsiye ediyorum. Bu yasanın çalışmayacağı ve 'işin Allaha kaldığı' ne kadar belli.

Hiç yorum yok: