Çarşamba, Ağustos 26, 2009

Faydalı bir eser

Ülkelerin kişibaşı ulusal gelirini merak ediyorsanız, zaman zaman gerekiyorsa, pratik bir tablo: Bir click yeter!

http://snippets.com/what-is-the-gdp-per-capita-for-every-country.htm

Kaynağı ise CIA.

Salı, Ağustos 25, 2009

Şimdi reklamlar!

Bir arkadaşım yolladı. Romen ekonomi gazetesinin TV reklamı. Şaşırtıcı, ezber bozucu, merak uyandırıcı...

İzleyin...



Çarşamba, Ağustos 05, 2009

Ekonomi 101: Arz ve talep

Hayır kaçmayın hemen. Konuya popüler bir giriş yapacağım birazdan.
Şu ve bu satırları okurken aklıma geldi. Yazar diyor ki "Divan Palmira'da bir bira 35 TL. Şaka gibi."
Ben de diyorum ki; gitmezsen sorun olmaz. Gitmek zorunda mısınız? Hastane, nüfus idaresi gibi kamu alanı değil. Gitmezsiniz olur biter.
Ama "Ben gitmek istiyorum, ama bu parayı da vermek istemiyorum" diyemezsiniz. Bu fiyatlama, yazıda gayet güzel biçimde 'resmedilen', orayı 'in' hale getiren kalabalıklar yüzünden oluşuyor. Özetle; ekonomideki arz ve talep dengesinin talep lehine bozulması söz konusu.
Ayrıca, "Ben burada birayı 5 TL'ye içmek istiyorum, ama burayı istila eden kalabalık biranın 35 TL olmasına yol açıyor" demeye kalkışmanız da, çok tuhaf olurdu. Herkes kendi çapında seçkindir, öyle değil mi?!
Bu yazıları okuyunca, "ben neden bundan şikayetçi değilim?" diye kendime sordum.
Dert edinmiyorum, çünkü 'Orada olmak' gibi bir derdim yok. 'Orada olmazsam, toplumdan dışlanırım' diye derdim de yok. 'Görmek ya da görülmek' gibi kaygılar olmadan, sessiz sakin bir tatil yapabileceğim, kaliteli mutfak ürünü yemekler yiyerek iyi şarapları tüketeceğim, ama yer rantını ve talep primini görece çok düşük ödeyeceğim binlerce yer sayabiliyorum.
Bu primi ödemek ağır geliyorsa oraya gitmezsiniz. Bizatihi sizin bu davranışınız fiyatı düşürür.
Yazarak da başkalarının talebini düşürür müsünüz bilemem? Ama biraz da katkısı olur herhalde!

Tarihe kayıt

Baştan söyleyelim: Bu bir yatırım önerisi ya da tavsiyesi değildir.

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de borsa endeksi 'hiçbirşey olmamış piyasası' seviyesine ulaştı: Kabaca 44.700 seviyesindeyiz.
Tahminimiz, bu seviyenin orta vadede 'zirve' olduğudur.
Bekleyelim ve de görelim.

Pazartesi, Ağustos 03, 2009

Kötü yönetim örneği: İKSV, BKM ve Biletix

Leonard Cohen birkaç gün sonra (5 ve 6'sı) İstanbul'da konser verecek. Bilet fiyatları çok pahalı.
işte şöyle:
1. Kategori: 275,00 TL
2. Kategori: 220,00 TL
3. Kategori: 192,50 TL
4. Kategori: 165,00 TL
5. Kategori: 102,00 TL - TÜKENDİ

Şimdi diyelim ki; bu fiyatlara karşın hala konsere gitme niyetinizi koruyorsunuz. Neye bakardınız? Tabii ki "bu 1. kategori, 2. kategori de neyin nesi, konumu nasılmış?" diyeceksiniz. Çünkü bu tarifeye göre kendi kaynağınızı "cost-benefit" terazisine koyacaksınız. Karar vereceksiniz. "Değer" ya da "değmez" diyeceksiniz. Kendi yargınıza göre "değen" bir yerden bilet alacaksınız.
Ancak bu konum bilgisine (kroki), oturma planına hiçbir şekilde ulaşmanız mümkün değil. Tam bir ticari aymazlık örneği var. Oturma planı var ama orada 'kategori 1,2,3,4' neresidir gösterilmemiş.

Pazar, Ağustos 02, 2009

İşte şimdi 'boyutu' önemli!



Ed Stein'ın muhteşem karikatürlerinden biri.

"Tüneldeki ışığı arayanlara ve de günün anlamına uygun: Hoş.

Tamam hızlanıyoruz!


Tamam itiraf etmeliyim ki, blogu biraz bahar filizlerine teslim ettim. Tamamdır, hızlanıyor ve yeni sayfalar açıyorum.

Hemen şu 'krizden çıkıyor muyuz?' geyiği ile başlayalım.

Düştüğümüz 'çukurdan' çıkıyoruz; Doğru. Ama krizden çıktığımız anlamına gelmiyor. Sorun ABD'den başladı. Ama bitmedi. ABD'deki büyümenin mimarı, Amerikan hane halkı halkı tasarruf etmeye başladı ve devam ediyor. Böyle giderse uzun bir süre 'sıfır ila yüzde 1' gibi bir aralıkta seyrederler. Bu da küresel olarak büyüme eğilimini yükseltmez.

Sürünerek büyüme dönemi başlamıştır.

İşte Newsweek dergisi de 'günün anlam ve önemine' güzel bir katkı yaparak, pek de hoş bir kapak yaratmış: "Resesyon sona erdi!" balonu ve altındaki çuvaldız (*canlanmanın bekası için iyi şanslar) yazıyor!